|
Category |
Turkish |
English |
|
General |
|
1 |
General |
iki kişilik üç tekerlekli bisiklet |
sociable n.
|
|
2 |
General |
(iki üç günlük) kısa tatil |
minibreak n.
|
|
3 |
General |
(iki üç günlük) kısa tatil |
mini-break n.
|
|
4 |
General |
talih oyununda iki veya üç defa kaybedilen atış |
crab n.
|
|
5 |
General |
iki, üç veya dört kısımdan oluşan polifonik bir parça |
organum n.
|
|
6 |
General |
üç ayda iki kez meydana gelen |
biquarterly adj.
|
|
7 |
General |
üç ayda iki kez çıkan |
biquarterly adj.
|
|
8 |
General |
birbirine dik olan iki veya üç düzlemde simetrik özelliklere (kuvvet, sertlik, elastiklik) sahip olan |
orthotropic adj.
|
|
9 |
General |
(iki, üç …) türlü |
fold suf.
|
|
Colloquial |
|
10 |
Colloquial |
üç nokta iki |
three-point-two [us] n.
|
|
11 |
Colloquial |
iki ya da üç ay |
2 or 3 months expr.
|
|
12 |
Colloquial |
iki ila üç milyon arasında |
from two to three million expr.
|
|
13 |
Colloquial |
iki ile üç milyon arasında |
from two to three million expr.
|
|
14 |
Colloquial |
iki ya da üç ay |
two or three months expr.
|
|
Idioms |
|
15 |
Idioms |
iki boyutlu bir çalışmada üç boyutlu bir alanı doğru bir şekilde göstermek |
have (something) in perspective v.
|
|
16 |
Idioms |
20. yy'ın başlarındaki üç efsanevi beyzbol oyuncusunun rakip iki oyuncuyu oyun dışına atmak üzere yaptıkları bir senaryo |
tinker to evers to chance expr.
|
|
17 |
Idioms |
(birinin/bir şeyin) başarısının önündeki (bir, iki, üç) faktör |
(one, two, three) strikes against (someone or something) expr.
|
|
18 |
Idioms |
(birinin/bir şeyin) başarısını engelleyen (bir, iki, üç) yönü |
(one, two, three) strikes against (someone or something) expr.
|
|
19 |
Idioms |
(birinin) son (bir, iki, üç) şansı |
(one, two, three) strikes against (someone or something) expr.
|
|
|
Speaking |
|
20 |
Speaking |
günde iki veya üç kez/defa/kere yemeklerden önce aç karnına |
two to three times a day, before meals, on an empty stomach expr.
|
|
Trade/Economic |
|
21 |
Trade/Economic |
iki veya üç tekerlekli motorlu araçların hız ölçerleri |
type-approval of two or three-wheel motor vehicles n.
|
|
Technical |
|
22 |
Technical |
iki boyutlu görüntüyü üç boyutlu bir nesneye sarma |
texture or surface mapping n.
|
|
23 |
Technical |
iki fazlı üç telli sistem |
two-phase three-wire system n.
|
|
24 |
Technical |
iki veya üç tekerlekli bisiklet |
velocipede n.
|
|
25 |
Technical |
iki ve üç duyarlı profesyonel kameralar |
two-and three-sensor professional cameras n.
|
|
26 |
Technical |
üç fazlı iki kutuplu jeneratör |
two pole three-phase generator n.
|
|
27 |
Technical |
dikdörtgenin üç kenarını oluşturmak için dik açıyla iki kez bükülmüş çubuk |
bow n.
|
|
28 |
Technical |
(kristal benzeri) on iki dörtgen yüz ile çevrili üç boyutlu cisim |
deltohedron n.
|
|
29 |
Technical |
(kristal benzeri) on iki dörtgen yüz ile çevrili üç boyutlu cisim |
deltoid dodecahedron n.
|
|
30 |
Technical |
(kristal benzeri) on iki dörtgen yüz ile çevrili üç boyutlu cisim |
tetragonal tristetrahedron n.
|
|
31 |
Technical |
üç boyutlu bir nesneyi projeksiyon kurallarına göre iki boyutlu bir yüzeyde sergileme |
graphic n.
|
|
32 |
Technical |
iki veya üç değerli vanadyum kapsayan kimyasal bileşiklere ait veya onları belirten |
vanadous adj.
|
|
Textile |
|
33 |
Textile |
(çözgüde iki, dolguda üç ipliği olan) keten kumaş |
imperial drill n.
|
|
Dyeing |
|
34 |
Dyeing |
yapısındaki iki heterosiklik halkanın üç karbonlu bir zincire bağlandığı siyanin boyası |
trimethine n.
|
|
35 |
Dyeing |
yapısındaki iki heterosiklik halkanın üç karbonlu bir zincire bağlandığı siyanin boyası |
carbocyanine n.
|
|
36 |
Dyeing |
yapısındaki iki heterosiklik halkanın üç karbonlu bir zincire bağlandığı siyanin boyası |
carbocyanine dye n.
|
|
Automotive |
|
37 |
Automotive |
iki veya üç tekerlekli motorlu araçların arka tescil plakasının takılma yeri |
space for mounting the rear registration plate of two or three-wheel motor vehicles n.
|
|
38 |
Automotive |
iki veya üç tekerlekli motorlu taşıtlar için sesli ikaz cihazları |
audible warning devices for two-or three-wheel motor vehicles n.
|
|
39 |
Automotive |
iki veya üç tekerlekli motorlu araçlara aydınlatma ve ışıklı sinyal cihazlarının yerleştirilmesi |
installation of lighting and light-signaling devices on two or three-wheel motor vehicles n.
|
|
|
40 |
Automotive |
iki veya üç tekerlekli motorlu araçların frenleri |
braking of two or three-wheel motor vehicles n.
|
|
41 |
Automotive |
iki veya üç tekerlekli motorlu araçların bazı aksam ve özellikleri |
certain components and characteristics of two or three-wheel motor vehicles n.
|
|
42 |
Automotive |
iki veya üç tekerlekli motorlu araçların sesli ikaz cihazları |
audible warning devices for two-or three-wheel motor vehicles n.
|
|
43 |
Automotive |
iki veya üç tekerlekli motorlu araçların azami tasarım hızı, azami torku ve azami net motor gücü |
maximum design speed, maximum torque and maximum net engine power of two or threewheel motor vehicles n.
|
|
44 |
Automotive |
iki veya üç tekerlekli motorlu araçların kütleleri ve boyutları |
masses and dimensions of two or threewheel motor vehicles n.
|
|
45 |
Automotive |
iki veya üç tekerlekli motorlu araçların yetkisiz kullanımını önlemek amacıyla tasarlanmış koruyucu tertibatlar |
protective devices intended to prevent the unauthorized use of two-or three-wheel motor vehicles n.
|
|
46 |
Automotive |
iki veya üç tekerlekli motorlu araçlar için zorunlu işaretlemeler |
statutory markings for two-or threewheel motor vehicles n.
|
|
47 |
Automotive |
üç silindirli iki zamanlı motor |
three-cylinder two cycle engine n.
|
|
Marine |
|
48 |
Marine |
ortadaki kişinin iki, ön ve arkadakilerin birer kürek kullandığı üç kişilik tekne |
randan n.
|
|
49 |
Marine |
ortadaki kişinin iki, ön ve arkadakilerin birer kürek kullandığı üç kişilik kürek çekme yöntemi |
randan n.
|
|
50 |
Marine |
iki veya üç direkli ve aşırmalı yelken |
lugger n.
|
|
51 |
Marine |
iki veya üç direkli olup yelkenleri üçgen biçiminde olan, vietnam'a özgü bir gemi |
gaydiang n.
|
|
52 |
Marine |
üç günlük işi iki günde yapmak |
work double tides v.
|
|
Medical |
|
53 |
Medical |
kalp kapakçığını oluşturan, yaprak şeklindeki iki veya üç parçadan her biri |
cusp n.
|
|
Anatomy |
|
54 |
Anatomy |
beynin her iki tarafındaki üç atardamardan her biri |
temporal artery n.
|
|
Pathology |
|
55 |
Pathology |
bir hücrede (iki yerine) üç kez meydana gelen kromozom |
trisome n.
|
|
Math |
|
56 |
Math |
iki eğri veya yüzey arasındaki üç veya daha fazla noktada temas |
osculation n.
|
|
Logic |
|
57 |
Logic |
birbirine bağlı üç önermeden ortadakinin yanıltıcı olup iki farklı sonuca götürmesi |
ambiguous middle n.
|
|
58 |
Logic |
birbirine bağlı üç önermeden ortadakinin yanıltıcı olup iki farklı sonuca götürmesi |
undistributed middle n.
|
|
Chemistry |
|
59 |
Chemistry |
iki karbon ve üç azot atomundan oluşan beş üyeli halkaya sahip heterosiklik bileşik |
triazole n.
|
|
60 |
Chemistry |
üç boyutlu moleküler yapının iki boyutlu gösterimi |
fischer projection n.
|
|
61 |
Chemistry |
üç sülfür atomu ve iki farklı elementten oluşan bir sülfür türü |
sesquisulphide n.
|
|
62 |
Chemistry |
iki eğik olarak kesişip üçüncüye dik olan üç adet eşit olmayan kristal eksenine ait |
hemiorthotype adj.
|
|
63 |
Chemistry |
iki eğik olarak kesişip üçüncüye dik olan üç adet eşit olmayan kristal ekseniyle ilgili |
hemiorthotype adj.
|
|
Biology |
|
64 |
Biology |
üç boyutlu yüzeyin iki boyutluya dönüşmesi |
planation n.
|
|
Marine Biology |
|
65 |
Marine Biology |
her iki ucunda üç farklı ışını olan sünger dikeni |
amphitriaene n.
|
|
Astronomy |
|
66 |
Astronomy |
bazen on iki, bazen on üç kameri ayından oluşan kameri yıl |
moon year n.
|
|
Zoology |
|
67 |
Zoology |
orta amerika'ya özgü ön ayaklarında iki ve arka ayaklarında ise üç uzun pençesi olan bir tembel hayvan |
two-toed sloth (choloepus hoffmanni) n.
|
|
68 |
Zoology |
orta amerika'ya özgü ön ayaklarında iki ve arka ayaklarında ise üç uzun pençesi olan bir tembel hayvan |
unau n.
|
|
69 |
Zoology |
orta amerika'ya özgü ön ayaklarında iki ve arka ayaklarında ise üç uzun pençesi olan bir tembel hayvan |
unai n.
|
|
70 |
Zoology |
orta amerika'ya özgü ön ayaklarında iki ve arka ayaklarında ise üç uzun pençesi olan tembel hayvan |
hoffmann's two-toed sloth n.
|
|
Botanic |
|
71 |
Botanic |
meksika ve güney teksas'ta yetişen, iki veya üç iğneli olabilen bir bodur çam |
mexican nut pine n.
|
|
Literature |
|
72 |
Literature |
(klasik yunan ve latin şiirinde) iki veya üç hecelik vezinden iki adet içeren bürünsel birim |
syzygy n.
|
|
Sport |
|
73 |
Sport |
(kriket) üç oyun dışından oluşan iki setten biri |
wicket n.
|
|
74 |
Sport |
(bovling) iki, dört, beş ve sekiz veya üç, beş, altı ve dokuz olacak şekilde dört lobutu devirme |
bucket n.
|
|
75 |
Sport |
(basketbolda) serbest atış harici elde edilen iki veya üç puan değerinde skor |
field goal n.
|
|
Basketball |
|
76 |
Basketball |
üç hücum oyuncusunun iki savunmacıya karşı hücum etmesi |
three-on-two n.
|
|
Chess |
|
77 |
Chess |
rakiplerin birbirlerinin hamlelerini görmediği, bir hakem ve iki oyuncu olmak üzere toplamda üç takımla oynanan bir satranç çeşidi |
kriegspiel n.
|
|
Music |
|
78 |
Music |
aynı türden iki notanın zaman değerine sahip olan üç notalık grup |
tercet n.
|
|
79 |
Music |
üç diatonik dereceyi kapsayan iki ses arasındaki perde farkı |
third n.
|
|
|
80 |
Music |
aynı türden iki notanın zaman değerine sahip olan üç notalık grup |
triplet n.
|
|
81 |
Music |
(nota sisteminde) iki veya üç uzun sese denk gelen nota |
maxim n.
|
|
82 |
Music |
(nota sisteminde) iki veya üç uzun sese denk gelen nota |
double long n.
|
|
83 |
Music |
(nota sisteminde) iki veya üç uzun sese denk gelen nota |
duplex longa n.
|
|
84 |
Music |
(nota sisteminde) iki veya üç uzun sese denk gelen nota |
longa n.
|
|
85 |
Music |
(nota sisteminde) iki veya üç uzun sese denk gelen nota |
maxima n.
|
|
86 |
Music |
üç nota yerine iki notadan oluşan ritmik değişiklik |
hemiola n.
|
|
87 |
Music |
iki nota yerine üç notadan oluşan ritmik değişiklik |
hemiola n.
|
|
88 |
Music |
iki, üç veya dört kısımdan oluşan polifonik bir parça |
diaphony n.
|
|
89 |
Music |
iki nokta ekleyerek dörtte üç hızı artırılan (nota) |
double-dotted adj.
|
|
90 |
Music |
ölçü olarak iki, üç veya dört temel ritim birimi bulunan |
simple adj.
|
|
Photography |
|
91 |
Photography |
iki veya üç renkli film grubu |
pack n.
|
|
92 |
Photography |
iki veya üç renkli plaka grubu |
pack n.
|
|
Slang |
|
93 |
Slang |
(poker) beş kartın üç artı iki şeklinde aynı değerdeki kartlardan oluşması |
boat n.
|
|